Yüksek Tavanlar, Ferahlık ve Sanat: Decofemme, Satış Ofisi Tasarımında Ezber Bozuyor

Projede, ahşap paneller, LED aydınlatmalı porselen plakalar ve heykelsi bir resepsiyon bankosu gibi unsurlar kullanılarak estetik ve fonksiyonellik bir arada sunuluyor. Mekan, yalın ve çağdaş tasarımıyla sadece bir satış noktasından öte, ziyaretçilere mimari bir deneyim yaşatmayı amaçlıyor.

BEĞENDİM

ABONE OL

News

Yurt içi ve yurt dışında ofis, konut, konaklama, eğitim, kafe-restoran ve mağaza tasarımı gibi birçok alanda konsept geliştirme, proje ve uygulama hizmetleri sunan DECOFEMME, yalın ve çağdaş estetiği fonksiyonellikle buluşturduğu Aura İnşaat Satış Ofisi projesine imza attı.

Yüksek İç Mimar Tülin Gazi Özcan’ın kurucusu olduğu DECOFEMME tarafından tasarlanan Aura İnşaat Satış Ofisi; 4,5 metreyi aşan tavan yüksekliği ile ışığın serbestçe dolaştığı bir galeri etkisi yaratarak kullanıcılarına ferah ve ihtişamlı bir atmosfer sunuyor. Duvar boyunca kesintisiz devam eden ahşap paneller, ergonomik oranlarda bölünmüş modüller halinde cepheyi sararak her adımda sıcak, dokunsal bir ritim yaratıyor.

Aura İnşaat Satış Ofisi’nde logonun yer aldığı porselen plaka, siyah-beyazın yalın kontrastını LED detaylarla desteklerken, akışkan formu nazikçe saran resepsiyon bankosu mekanda heykelsi bir etki yaratıyor. Tavanın altında asılı akustik paneller, ahşabın doğal tonlarıyla tezat oluşturarak hafifçe süzülüyormuş hissi veriyor. Bu sayede yüksek tavanın yarattığı soğukluğu dengelerken samimi bir atmosfer yaratıyor. Ofisin toplantı odasında duvara monte yüksek çözünürlüklü panolar, projeyi soyut bir tuvale dönüştürüp izleyenin zihninde mimari bir rüya etkisi uyandırıyor.

İnce profilli cam pencereler ise iç ve dış arasındaki perdeleri adeta kaldırarak mekanı genişletiyor. Antrasit zemin yüzeyi, alt katmanındaki detayları keşfetmeye davet eden bir derinlik kazandırırken siyah çelik konstrüksiyon çubuklar ise bileşime tezat ama dengeli bir hava katıyor. DECOFEMME tasarımı Aura İnşaat Satış Ofisi’ndeki her eleman hem işlevi hem de estetiğiyle yalnızca bir satış noktası olmanın ötesine geçerek mimari bir deneyim ve “insana dokunan” bir eser sunuyor.