Müsavat Dervişoğlu: “PKK Çekilme Yalanıyla TSK Müdahale Alanlarını mı Daraltmak İstiyor?

0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu, SZC TV’de Serap Belovacıklı’nın sorularını yanıtlayarak gündeme dair önemli açıklamalarda bulundu. Dervişoğlu, terör örgütü PKK’nın “çekilme” kararının güvenilmezliğini sorgularken, Ekrem İmamoğlu’na yönelik casusluk soruşturmasının zamanlamasını “özensiz bir adım” olarak değerlendirdi. Ayrıca, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin “otokratlaşmaya yöneldiğini” belirterek demokrasi için tehlikeli olduğu uyarısını yaptı.

Terörle Mücadele ve Çekilme Tartışması

Dervişoğlu, PKK’nın Türkiye’den çekilme kararına tepkisini sertleştirdi. Örgütün geçmişte kendini feshettiği yönündeki açıklamaları hatırlatan Dervişoğlu, “Kendisini kapatmışsa şayet nereye çekiliyor? Kapatma göstermelikse bu çekilmenin ne şekilde tanımlanması gerekiyor diye üzerinde düşünmek lazım” dedi.

• Medya Savunma Sınırları: Örgütün “Medya savunma sınırlarına çekiliyoruz” ifadesine ilişkin, “Türk Silahlı Kuvvetleri’nin müdahale alanlarını mı daraltmak istiyorlar?” sorusunu yönelterek stratejik bir manevraya dikkat çekti.
• Emellerinden Vazgeçmediler: PKK’nın hiçbir emelinden vazgeçmediğini belirten Dervişoğlu, “Silahla neyi istiyorlarsa, yaşama geçirmek istedikleri yasal düzenlemelerle onu gerçekleştirmeye çalışıyorlar” uyarısını yaptı.
• Örgüt Lideri ve İsimlendirme: PKK elebaşı Abdullah Öcalan’dan bahsederken dil sürçmesi yaşadığını belirten Dervişoğlu, 50 bin insanın katili için yakışacak tek sıfatın “canibaşı” olduğunu vurguladı.

Casusluk İddiaları ve Sistemin Tehlikesi

Dervişoğlu, Ekrem İmamoğlu’na yönelik casusluk soruşturmasının, İngiltere Başbakanı’nın Eurofighter anlaşması için Türkiye’ye geldiği bir dönemde başlatılmasına değindi.

• “Özensiz Bir Adım”: Operasyonun zamanlaması için, “Bu takvimde yaşama geçirilmiş olmasını manidar bir iş olarak değil, özensiz bir adım olarak değerlendirilmesinin yerinde olacağı kanaatini taşıyorum” dedi ve iç siyasetin şehvetine kapılıp dış ilişkilerin zedelenmemesi gerektiğini belirtti.
• Kayyum İhtimali: İBB’ye kayyum atanması ihtimaline ilişkin ise Türkiye’de “keyfiliğin” başını alıp gittiğini belirterek, “Türkiye’de ‘her şey olabilir’ türünden bir sürecin içerisinde yaşıyoruz” ifadesini kullandı.
• Sistem Eleştirisi: Dervişoğlu, sistem değişikliğine inandığını vurgulayarak, “Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi; artık otoriterleşmeyi de aşarak otokratlaşmaya yönelmiş bir rejim olma özelliğiyle varlığını hissettiriyor” değerlendirmesini yaptı. Muhalefete yönelik adımların devam etmesinin Cumhuriyet’i zedeleyeceği uyarısında bulundu.

İYİ Parti ve Toplumsal Durum

İYİ Parti’nin 8. kuruluş yıl dönümüne değinen Dervişoğlu, olumsuz günleri geride bıraktıklarını ve partileşme sürecini tamamlayarak “artık köklü bir parti olarak anıldıklarını” söyledi. Gelecek yılın “şahlanış yılı” olacağına inandığını ve yenilenme ile gençleşme yaşanacağını ekledi.

• Cinnet Ortamı: Artan toplumsal olaylara değinerek Türkiye’nin bir “cinnet ortamına” sürüklendiğini söyledi. Trafik tartışmasında insanların silahla, bıçakla birbirine saldırmasına tepki gösteren Dervişoğlu, “Bu toplumun psikolojisi bozuldu, dolayısıyla değerleri değişti. Bu topluma verilmek istenen yeni kimlik münasebetiyle insanlar özünden koparıldı” yorumunu yaptı.

Dervişoğlu, ekonomi yönetimine olan güvensizliğini dile getirdi.

• İnanmıyorum: “Hükümetin ekonominin düzeltilmesi yolunda inandırıcı bir adım atacağı kanaatini taşımıyorum” dedi.
• Yapısal Reform: Hükümetin sadece kur ve faiz ayarlamalarına odaklandığını, ülkenin üretim imkanlarını seferber etmeye yönelik yapısal reformları gerçekleştirecek durumda olmadığını belirtti.