Aşk mı Manipülasyon mu? “Love Bombing” Tuzağına Dikkat Edilmeli!

0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Üsküdar Üniversitesi Kurucu Rektörü ve Psikiyatrist Prof. Dr. Nevzat Tarhan, aşkın insan beyni üzerindeki etkileri, ilişkiler ve modern terimler hakkında çarpıcı değerlendirmelerde bulundu. Aşkın, mantıksal muhakemeyi bastırarak beynin karar alma mekanizmasını doğrudan etkilediğini belirten Tarhan, “Aşkın coştuğu yerde akıl ikinci planda düşüyor” ifadelerini kullandı.

Aşkta Beyin Kimyası ve “Nörolojik Sessizlik”

Prof. Dr. Tarhan, aşkın ilk anlarında beyinde yüksek miktarda dopamin salgılandığını, bu durumun kişide müthiş bir haz ve odaklanma yarattığını söyledi. Aşkın zirveye ulaştığı anlarda ise beyinde “nörolojik sessizlik” adı verilen bir gevşeme ve rahatlama hali yaşandığını ekledi. Aşkın duygusal beyin bölgesini coşturup, mantıksal beyni baskıladığını belirten Tarhan, “frontal beyin”in bu durumda sağlıklı karar vermekte zorlandığını açıkladı.

Tarhan, “Leyla ile Mecnun” gibi “ölümüne aşkların” modern psikiyatri tarafından bir hastalık olarak görüleceğini ve tedavi edilebileceğini ifade etti. Ancak doğru yönetilen aşkın, “olgun aşk” formuna dönüşerek insana motivasyon ve enerji verebileceğini, bir nevi “nükleer enerji”ye benzediğini söyledi.

Kalıcı Aşkın Sırrı: Güven, Dostluk ve Sınırlar

“Mükemmel aşk yoktur,” diyen Prof. Dr. Tarhan, aşık olunan kişinin olduğu gibi kabul edilmesinin önemine dikkat çekti. Ona göre, kalıcı bir aşkın formülü **”sevgi + iyi iş birliği”**dir. Bu formülün önündeki en büyük engelin ise ego savaşları olduğunu belirtti. Tarhan, derin ve kalıcı aşkın içerisinde güven ve dostluğun da olması gerektiğini, bunun kültürel kodlarımızda “meveddet” olarak tanımlandığını söyledi.

İlişkilerde yaşanan sorunların temelinde, partnerini bir “uzuv” gibi gören anlayışın yattığını belirten Tarhan, narsist eğilimlere sahip kişilere karşı baştan itibaren sağlıklı sınırlar çizilmesi gerektiğini ve sorumluluğun tek taraflı olmadığını vurguladı.

“Love Bombing” Tuzağı ve Platonik Aşkların Tehlikesi

Prof. Dr. Tarhan, özellikle çocuklukta yeterli övgü görmemiş kişilerin kolayca düştüğü “Love Bombing” tuzağına dikkat çekti. Manipülatif kişilerin, karşı tarafı sevgi bombardımanına tutarak kendilerine bağladığını, ardından ilgiyi keserek bir köle-efendi ilişkisi kurduğunu ifade etti.

Karşılıksız ve platonik aşkların da patolojik bir hale dönüşebileceğini söyleyen Tarhan, bu durumda kişinin gerçek kişiye değil, kendi zihninde yarattığı ideale aşık olduğunu belirtti. Bitmiş bir ilişkinin travmaya dönüşmemesi için zihinsel bir vedalaşmanın şart olduğunu ve acının 6-8 haftadan uzun sürmesi halinde profesyonel destek alınması gerektiğini ekledi. Son olarak, bir erkeğin aynı anda iki farklı kişiye aşık olmasının “yeni bir macera” olduğunu, gerçek aşkın dürüstlükle sürdürülebilir olduğunu söyledi.